AB göçmen mutabakatında sözlerini tutmadı

Türkiye ve AB arasında 18 Mart 2016'da imzalanan göçmen mutabakatının uygulamaya konulmasının üzerinden bir yıl geçmesine rağmen AB, verdiği sözleri yerine getirmedi.


AB göçmen mutabakatında sözlerini tutmadı

Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) arasında 18 Mart 2016'da imzalanan ve 20 Mart'ta da hayata geçirilen göçmen mutabakatının uygulamaya konulmasının üzerinden bir yıl geçmesine rağmen AB, verdiği sözleri yerine getirmedi.



Mutabakat sonucunda Ege’de düzensiz göç büyük oranda kontrol altına alınırken Türkiye, göçmenlerin geri alınması dahil bu kapsamda üzerine düşenleri yerine getirdi. AB ise vize serbestisi, mali yardım, yeniden yerleştirme, Gümrük Birliği gibi mutabakat çerçevesindeki yükümlülüklerine sadık kalmadı.



AB tarafının imza altına aldığı taahhütleri yerine getirmemesi, AB Komisyonunun mutabakata ilişkin yayımladığı beşinci raporda da ortaya konuldu.



Brüksel'de imzalanan mutabakatın en önemli unsurlardan birini, "1'e 1" formülü oluşturdu. "Yunan adalarından 4 Nisan itibarıyla alınacak her bir Suriyeli için, yine 4 Nisan’da başlamak üzere Türkiye’de geçici koruma altındaki bir Suriyelinin AB ülkelerine yerleştirilmesi" şeklinde özetlenebilecek formül, Türkiye'den Yunan adalarına geçen tüm yeni düzensiz göçmenlerin de Türkiye'ye iadesini öngörüyordu.



"1'e 1" formülü uyarınca Yunan adalarından Türkiye'ye iade edilen her bir Suriyeli için Türkiye'den de bir Suriyeli, AB'ye yerleştirilecekti. Bu süreçte daha önce düzensiz bir şekilde AB'ye girmemiş ya da girmeye teşebbüs etmemiş göçmenlere öncelik verilecekti.



72 bin yerine 3 bin 565 yerleştirme

Mutabakata göre, "1'e 1" formülü tecrübesi ışığında, Gönüllü İnsani Yeniden Yerleştirme Programı başlatılarak 72 bin kişilik kota belirlemek suretiyle Türkiye’den Suriyelilerin üye ülkelere yeniden yerleştirilmesini sürecekti. Öte yandan, “1’e 1” formülü kapsamında Türkiye'den Suriyeli almaya niyeti bulunan üye ülkelerle ikili bazda anlaşmalar da yapılacaktı.



Komisyon raporuna göre, Türkiye'den 72 bin yerine sadece 3 bin 565 Suriyeli sığınmacı AB ülkelerine yerleştirildi. Anlaşma uyarınca AB tarafından Türkiye'ye gönderilen sığınmacı sayısı ise bin 487 oldu. Günlük geçişler "ciddi ve sürdürülebilir şekilde" azalmasına rağmen, verilen sözlerin aksine üye ülkelerin gönüllülük esası çerçevesinde Türkiye'den sığınmacı almasını öngören Gönüllü İnsani Yeniden Yerleştirme Programı devreye sokulmadı.



Vize serbestisi süreci sonuçsuz kaldı

18 Mart mutabakatının en önemli unsurlarından biri, vize serbestisi için tarihin 2016 haziranının sonuna çekilmesiydi. Geri Kabul Anlaşması için belirlenen 1 Haziran tarihi ise muhafaza ediliyordu.



Vize serbestisinin 2016 haziranı sonunda başlayabilmesi için AB Komisyonunun aynı yıl en geç mayıs başında AB Konseyine ve Avrupa Parlamentosuna üçüncü ve son vize ilerleme raporu ile vize serbestisi önerisini sunması gerekiyordu. Dolayısıyla Yol Haritası’nda kayıtlı maddelerin nisan sonuna kadar Türkiye tarafından karşılanması gerekecekti. Bu doğrultuda gerekli çalışmalar yürütüldü. Ancak ilgili konuda hiçbir ilerleme sağlanamadı.



AB Komisyonunun raporuna göre, Ankara, 72 şarttan geriye kalan 7 şartı henüz yerine getirmedi. Bunlar, "AB standartlarına tam uyumlu biyometrik pasaport çıkartılması, yolsuzlukla mücadele için önlemlerin alınması, Europol ile operasyonel iş birliği anlaşması yapılması, terörle mücadele yasa ve uygulamalarının Avrupa standartlarına göre düzenlenmesi, kişisel verilerin korunması düzenlemesinin AB standartlarına getirilmesi, suç bağlantılı konularda AB'nin tüm ülkeleriyle etkili iş birliği yapılması ve AB-Türkiye Geri Kabul Anlaşmasının tüm maddelerinin uygulanması" olarak sıralandı.



Ankara, Terörle Mücadele Kanunu'nda değişiklik yapılmasını öngören şartta Türkiye'deki mevcut durum göz önünde bulundurularak esneklik istiyor. Brüksel ve Ankara arasında görüşmeler devam etse de ortaya iki tarafın da üzerinde uzlaştığı bir metin henüz çıkmadı.



3 milyar avronun 750 milyonu gönderildi

18 Mart Türkiye-AB Zirvesi sonuçlarına göre, AB, Türkiye-AB Göç Eylem Planı çerçevesinde, Türkiye'de bulunan Suriyelilerin ihtiyaçlarına yönelik proje bazlı taahhüt ettiği 3 milyar avroluk ilk kısım mali kaynağın tahsis sürecini hızlandırılacaktı. 3 milyar avroluk ilk kısım kaynak tamamen kullanıldıktan sonra da 2018 yılı sonuna kadar 3 milyar avro ilave kaynak sağlanması öngörülüyordu.



Komisyon raporuna göre, 2 Mart'a kadar "söz verilen/karar verilen" para miktarı 2,2 milyar avro oldu. Gerçekte transfer edilen para miktarı ise 750 milyon avroda kaldı.



Gümrük Birliği'nin güncelleştirilmesi

Mutabakat uyarınca, Gümrük Birliği'nin güncellenmesi müzakereleri 2016 yılı bitimine kadar başlaması gerekirken henüz resmi müzakereler başlamadı. AB Komisyonunun müzakerelerin başlaması için 2016'nın son günlerinde AB Konseyinden yetki talep etmesine rağmen, henüz üye ülkeler buna onay vermedi.



Müzakere sürecini canlandırma

Zirvede taraflar, müzakere sürecini yeniden canlandırmaya yönelik kararlılıklarını tekrar teyit etseler de Türkiye'nin AB katılım müzakerelerinde 23'üncü fasıl olan "Yargı ve Temel Haklar" ile "Adalet, Özgürlük ve Güvenlik" konulu 24. fasılın AB tarafından yapılan teknik hazırlıkları tamamlanamadı.



Yüzde 97'den fazla düşüş

Öte yandan, 2016'nın nisan-aralık döneminde sığınmacı geçişlerinde bir önceki yıla göre yüzde 97'den fazla azalma görüldü. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) verilerine göre, 2015'in nisan-aralık döneminde 845 bin sığınmacı sınırdan geçerken bu sayı, geçen yılın aynı döneminde yüzde 97'den fazla azaldı.



Mutabakatın uygulanmaya başlandığı tarihten bu yana ise 23 bin 650 göçmen Yunan adalarına geçiş yaptı. Yunan adalarına geçiş yapan sığınmacı sayısında bu yıl da düşüş devam etti. Son 2,5 ayda toplam geçiş yapan sığınmacı sayısı yaklaşık 2 bin 900 olarak gerçekleşti.



Geçişlerdeki azalmayla Ege'deki sığınmacı ölümlerinin de büyük oranda önüne geçildi. Uluslararası Göç Örgütünün (IOM) verilerine göre, 1 Ocak-14 Mart 2016 arasında Ege'de 354 sığınmacı hayatını kaybederken, bu yıl aynı dönemde 2 sığınmacı öldü.



Geri göndermeler beklenenin altında kaldı

Mutabakat kapsamında Türkiye'ye iade edilen göçmen sayısı, aradan geçen bir yıla rağmen beklenenden çok daha düşük bir seviyede kaldı.



Yunanistan Kamu Düzeni ve Vatandaşı Koruma Bakanlığı verilerine göre, ilk geri göndermenin yapıldığı 4 Nisan'dan bu yana toplam 916 göçmen Türkiye'ye iade edildi. Bunların 166'sı Suriyelilerden oluştu. İade edilen göçmenlerin çoğunluğunu ise iltica taleplerinden kendi istekleriyle vazgeçenler oluşturuyor.



Aradan geçen süreye rağmen oldukça yavaş devam eden iltica değerlendirme süreçleri eleştirilerin odağında. Yunan makamları, konuya ilişkin olarak AB'den gelen desteğin yetersiz olduğunu savunuyor.



Mutabakatın ilk döneminde, temyiz süreci dahil her bir sığınmacının iltica taleplerinin iki hafta içinde sonuçlanması beklenirken birçok sığınmacı için sonuç almak aylarca sürüyor.



AA muhabirinin Yunan İltica Servisinden edindiği bilgiye göre, adalarda tutulanlar arasında şimdiye kadar iltica talepleri kabul edilen sığınmacıların sayısı 145 oldu. Suriye, Irak, Pakistan, Cezayir ve Afganistan uyruklu sığınmacıların tamamının adalardan taşındığı ifade edildi.



Yunanistan Göç Politikaları Bakanlığının verilerine göre ise mutabakat kapsamında, Midilli, Sakız, Sisam, İleryoz ve İstanköy gibi Yunan adalarında 14 binin üzerinde göçmen tutuluyor. Söz konusu adalardaki kampların kapasitesi ise 7 bin 500 civarında.



İltica başvurularının sonuçlandırılmasını bekleyen göçmenlerin kapasite eksikliği ve imkansızlıklardan kaynaklanan zor yaşam koşulları ise birçok sivil toplum kurumu tarafından "insanlık dışı" olarak nitelendiriliyor.



Son aylarda adalardaki kampların yoğunluğunu azaltmak için, sığınmacıların ana karaya taşınma işlemlerine hız verildi. Bu kapsamda geçen hazirandan bu yana, aralarında özellikle korunmaya muhtaç sığınmacıların bulunduğu yaklaşık 10 bin kişinin adalardan taşındığı belirtiliyor.