Hollanda’da’nın düşük kabinesi’nde sigrid kaag dişişleri, Dilan Yeşilgöz devlet bakanı oldular

Hollanda’da hükümet kurma görüşmeleri 2,5 aydır devam ediyor. Başbakan Mark Rutte liderliğinde kurulacak yeni olası hükümette Sigrid Kaag’ın ışişleri Bakanı, Türk asıllı Dilan Yeşilgöz-Zegerius’e ‘İklim ve Enerji’den sorumlu Devlet Sekreteri (Devlet Bakanı) görevi verilmesi öngörülüyor.


Hollanda’da’nın düşük kabinesi’nde sigrid kaag dişişleri, Dilan Yeşilgöz devlet bakanı oldular

Haberin sonunda ‘Köken meselesi’ni de okuyunuz…

Başbakan Mark Rutte, Hollanda’da, genellikle yabancı ailelere yapılan çocuk bakımı ödeneği haksızlığı konusunda ‘vurdum duymaz’ davrandığı ve defalarca yalan söylediği iddiaları ile, istifaya ve erken seçime zorlanmıştı.
Seçim öncesinde ve sonrasında ‘Düşük hükümetin Başbakanı’ olarak görevine devam eden Başbakan Rutte, bir türlü kurulamayan yeni hükümette bazı değişiklikler yaptı.
Rutte, Dışişleri Bakanı Stef Blok’u Ekonomi Bakanı yaptı. Dış Ticaret Bakanı olan Sigrid Kaag da Dışişleri Bakanı oldu
Başbakan Rutte’nin Filistin-İsrail çatışmasından sonra yaptığı açıklamaya çok kızan ve O’nu tek taraflı ve yanlı olmakla suçlayan Sigrid Kaag’ın, Dışişleri Bakanlığı’na atanması, ‘Kaag’ın zaferi’ olarak yorumlanıyor.
Yeni hükümetin kurulmasında baş rol konumunda olan Sigrid Kaag, Filistinli bir profesör ile evli bulunuyor.
Yeni kabinede bir sürpriz görev de, Türk asıllı Dilan Yeşilgöz-Zegerius’e verildi.
Stef Blok’un Bakanlığındaki Ekonomi Bakanlığı’na, ‘İklim ve Enerji’den sorumlu Devlet Sekreteri (Devlet Bakanı)’ olarak atanan Dilay Yeşilgöz’ün, yeni kurulacak kabinede de yer alacağına kesin gözüyle bakılıyor.
KÖKEN MESELESİ
Sevgili ve Değerli Okurlarım. Yukarıdaki haberi, güncelliğine istinaden, dün facebook’ta yayınlamıştım. Bir kaç okurum, Dilan Yeşilgöz için ‘Türk asıllı’ diye yazmış olmama çok kızmış.
‘O bir Ermeni Kürt’tür’ diye yazan bir okurumuz da ‘Hangi kafayı yaşıyorsunuz anlamadım sizleri. Birincisi bu kadın soyu sopu belirsiz bir Türk düşmanı’ demiş.
Bir şeyi itiraf etmek istiyorum. Dilan Yeşilgöz için ‘Türk asıllı’ diye yazmadan önce çok düşünmüştüm. Kendisini Türk değil ‘Kürt’ olarak lanse eden ve Türkiye aleyhinde sözler eden bu bayan için, acaba ‘Kürt’ asıllı desem mi diye düşünmüştüm. Bu deyiş de bazı Türkleri kızdıracaktı.
Ama sonunda yine de çifte tabiyetli olduğu hesabı ile ‘Türk asıllı’ diye yazdım.
Yeşilgöz’ün ve babasının, azılı birer Türk düşmanları olduğunu daha çnce yazmıştım. Ama her yazıda bunu tekrarlamak, konunun dışına çıkmışlık olur.
Örneğin, Hollanda’nın şu anda en popüler ve en sevilen siyasetçisi Pieter Omtzigt’in bir Türk asıllı ile evli olduğunu yazmıştım. O yazımdan sonra da bana tepkiler gelmişti. ‘Bu kadın Türk değil Süryanidir’ diyenler olmuştu. Ben de, konunun dışına çıkmamak için böyle bir ayrımcılığı yapmadığımı belirtmiştim.
Sonra ne oldu biliyor musunuz: Omtzigt’in eşi Ayfer Koç beni telefonla aradı ve yazmış olduğum haberin kendisine gönderilmiş olduğunu belirterek, ‘Ben Türk düşmanı değilim. Pek çok Türk dostum da var. Konsolosluk ile de irtibatım kesilmedi.’ demişti. Ben de kendisine, ‘Duygularınızı yazın yayınlayayım’ demiştim. Yazacağını söyledi ama, galiba sonradan vaz geçti.
Bundan sonra ne yapacağım biliyor musunuz?
Nasıl ki, Türkler’den söz ederken ‘Müslüman Türk’ demiyorsam, başka dine mensup Türk tabiyetliler için de, Hıristiyan, yahudi, Ermeni ve Süryani gibi fişleme yapmayacağım.
Zaten Türk ismini gören, hangi dine mensup olursa olsun o kişinin kimliğini anlayacaktır.
‘Türk kökenli’ lafına da tahammülü olmayanlar var. ‘Ne demek Türk kökenli’ diye soranlar var. Geçenlerde bu konuyu ayrı bir makalemde yazmıştım. Hollanda tabiyetine geçmiş olan birinden ‘Hollandalı’ diye söz edilir. Ama bu yeni Hollandalı’nın kökünü de belirtmek gerektiği zaman ‘Türk kökenli’ veya ‘Fas kökenli’ demek lâzımdır.

İlhan KARAÇAY yazdı: