Hollanda Hükümeti Aralarında DENK partsinin de bulunduğu Partileri Takip Etmiş!

Hollanda hükümetinin uzun zamandır Denk ve Özgürlük Partisinin faaliyetlerini takip ettiği ortaya çıktı. DENLK partisi ile ve aşırı sağcılığıyla bilinen partiler Hollanda hükümeti tarafından mercek altına alındı. 


Hollanda Hükümeti Aralarında DENK partsinin de bulunduğu Partileri Takip Etmiş!

Hollanda hükümetinin bu partileri takip etmesinin nedeni radikalleşme ve toplum içerisindeki kutuplaşma. Aşırı sağcı ve İslamcı partilerin Hollanda Ulusal Güvenlik ve Terörle Mücadele Koordinatörlüğünün kontrolünde olduğu ortaya çıktı. 

BBC Türkçe’nin haberine göre resmi kurumlara gönderilmek üzere bazı raporlar hazırlandı. Bu raporlarda Türkiye ve Fas uyruklu kişilerden oy alan Denk Partisi’nden Müslüman köktenciliğin sözcüsü olarak bahsedilirken Özgürlük Partisinin de toplum içerisinde radikalleşmeye neden olduğu vurgulanıyor. 

Hollanda’nın önde gelen gazetelerinden NRC’nin ele geçirdiği belgeler, Hollanda Ulusal Güvenlik ve Terörle Mücadele Koordinatörlüğünün (NCTV), hükümetin bu konuda verdiği güvenceye rağmen yine de siyasi partilerin faaliyetlerini takip ettiğini gösteriyor. NCTV’nin hazırladığı raporlar resmi kurumlara ve istihbarat servisine gönderildi. Bu raporlarda Denk Partisi ve Özgürlük Partisinin faaliyetleri ön plandaydı. 

Hazırlanan raporların en az altısında Denk Partisinden bahsediliyor. Denk Partisi, Müslüman seçmenler tarafından rağbet gören bir parti. Raporlarda partinin Hollanda’daki Müslümanlara, Müslüman olmayan kişilerden farklı muamele yapıldığı fikrini insanlara yaydığı ve partinin Temsilciler meclisinde siyasi selefilik için uygun bir ortam hazırladığı belirtiliyor. Hazırlanan raporlarda sosyal medyaya da yer verildi. Rapora göre sosyal medyada partiyi ve politikalarını eleştiren kişilere Nazi, düşman ve Siyonist gibi yakıştırmalar yapılıyor. NCTV, yapılan bu yakıştırmaların hükümete olan güveni azaltacağını ve anti demokratik eylemlere yol açabileceğinin altını çiziyor. 

NCTV’nin hazırladığı raporlarda Özgürlük partisinin (PVV) de toplum içinde radikalleşmeye neden olduğu belirtiliyor. Özgürlük Partisinin faaliyetleri, aşırılık yancısı kişiler tarafından fikirlerinin yerleşik bir partinin kabul ettiğinin bir göstergesi olarak görülüyor. Raporlarda parti lideri Geert Wilders’ın Hollanda halkının yabancı insanlarla karşı karşıya getirildiği belirtiliyor. Wilders’ın bu eylemleri radikalleşme için de uygun zemin hazırlıyor. Raporda ayrıca Wilders’ın aşırı sağcı örgütlerin kullandığı etiketleri sosyal medyada kullandığının altı çiziliyor. 

NCTV, daha önce bireyler hakkında bilgi toplamaktan vazgeçtiğini çünkü bunun yasaya aykırı olduğunu açıklamıştı. Geçen yıl ise eski adalet bakanı Ferd Grapperhaus, NCTV’nin parlamento üyeleriyle ilgili herhangi bir rapor hazırlanmadığına dair güvençe vermişti. Grapperhaus, sadece politikacıların sosyal medyadaki faaliyetlerinin takip edildiğini bunun da politikacılara yönelik tehditleri izleyebilmek olduğunu söylemişti. 

Denk Partisinin liderlerinden biri olan Farid Azarkan ise , Hollanda Ulusal Güvenlik ve Terörle Mücadele Koordinatörlüğünün yasalara karşı faaliyetlerde bulunduğunu ve bu faaliyetlerin de çok tehlikeli olduğunu belirterek siyasi selefilik suçlamalarını reddettiklerini ve partinin demokratik hukuk düzenine ve anayasaya bağlı olduğunu açıkladı. Azarkan, hazırlanan raporlar hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını ve hukuka aykırı olarak hazırlanan bu raporları Adalet ve Güvenlik Bakanı Dilan Yeşilgöz ile konuşacaklarını söyledi. 

Özgürlük Partisinin lideri Wilders ise , Hollanda Ulusal Güvenlik ve Terörle Mücadele Koordinatörlüğünün tavrının iğrenç olduğunu ve parti üyelerinin suçsuz yere damgalandığını söyledi. Wilders, NCTV’nin yaptıklarının kabul edilemez olduğunu söyledi. NCTV ise bu raporların eski raporlar olduğunu, bu uygulamanın geçen yıl sonlandırıldığını açıkladı. 

©TURKINFO.NL  BCC