Sosyal medya canavarı


 

Ömrümüzden bir yıl daha gelip geçti...

Geçmişi hatırlamak istemeyenler çoğunlukta tabii...
Kimimiz mutlu ama çoğumuz mutsuzuz.
Şükreden de var, küfreden de...

Tüm dünyada acı ve kederin hakim sürdüğü, lanet olası bir yıl geçirdik.
Bu gelişmeden mutluluk duyan insanları düşündükçe, daha da endişeleniyoruz.
Klavye başına oturup, sosyal medyada ahkâm kesenler, kendilerini dev aynasında görüyorlar ama, başkalarının günahını alarak suç işliyorlar.
Kendi kabahatlarını ve günahlarını göremeyenler, başkalarının kuyularını kazarak korkunç hale geliyorlar.

İçinde yaşadığımız bilgi çağında, önceleri sevinmiştik.
Ama o sevinç kursağımızda kaldı maalesef.
Bizi kimler bilgilendirecekti?
Bunu hesaba katmadan sevinmiştik ama, sosyal medya denen canavar, kötü ve cahil insanların kötülük basamağı oldu.
Akıl ve mantık dışı, kötülük ve iftira yazılarıyla ortalığı kan gölüne çevireceklerini hiç düşünmemiştik bu insanların...
Kimin iyi, kimin kötü, kimin düşman ve kimin dost olacağı hiç hesaplanmamıştı.
İşte bu salgın hastalığın virüsü tüm dünyayı kapladı.


Sosyal medya denince akla gelen Facebook, Google, YouTube, Messenger, WhatsApp, Apple, HP, Microsoft, Twitter gibi, bilişim teknolojisi devlerinin kurulduğu San Jose Vadisi'ne, Slikon Vadisi deniliyor. Bunlar'ın hepsi California'nın kuzeyindedir.

Slikon Vadisi'ndeki devlerin çocukları, ellerindeki en son model cihazlar ile en iyi okullarda okuyorlar ama, bizim çocuklarımız aynı imkânlara sahip değiller.

İşte, böyle bir ortamda ortaya çıkan eğitilmemiş kendini bilmezler, yazdıkları iftira ve yalan dolu satırlar ile en büyük kötülüğü yapıyorlar.

Başta Google olmak üzere, diğer blogların bu kötü gidişe çare aradıklarını duyuyoruz.
Ne var ki, bu üzücü gelişmenin önüne geçmek için devletlerin de el atmaları gerekmektedir.
Aksi takdirde, birkaç yıla kalmaz, bu cahil ve kötü insanların maskaralıkları, çok büyük bir canavara dönüşecektir.

Bekleyeceğiz ve göreceğiz.