Faşizmi en çok ikinci dünya savaşı dönemindeki totaliter rejimlerin aşırı milliyetçi siyaseti, agresif dış ülkeler tavırları ve ülke iç azınlıklara yaptıkları soykırımla biliriz. Modern çağ 1930’lara benzemiyor ve faşızme de yeni tanımlama gerektiriyor.
Son on yılda büyük aksana Avrupa’ya akan göç, sosyal medyanın her bireye ulaşması, müslümanların sayıların artması milliyetçi entelektuayı harekete geçirmiş, ikinci dünya sonrası faşizmin yasaklanmasıyla faşizm düşünce gizli iletişim araçları “dark web” (karanlık internet) zillet forumlerinden genel siyasi havaya çıkarılmış, dikkatli bir politikayla Avrupanın geneline yayılmıştır.
Artık bu karanlık düşünce genel medyada ve siyasetçilerin söylemleri arasanda normalleşmiş ve kabullenmiştir. Fakat bu çağın yeni yahudileri müslümanlar olmuş, müslümanlara yapılanlar Avrupa’da ötekileştirmeyle birlikte genelleşmiş, aşırı milliyetçi partilerin oy bazı ülkelerde oranları ikinci büyük parti kadar büyümüştür. Yahudilerin ikinci dünya savaşından sonra geliştirdikleri antisemitizmle mücadeledeki birlikleri maalesef müslüman kesimlerinde henüz bir güç oluşturabilecek duruma gelmemiştir.
Neofaşizmin ikinci dünya faşizmiyle farkı tüm batıda yaygın olması ve ülkeler arası gerilim oluşturmaması, tam aksine tüm batı dünyasında identiter grupların ortak hareket etmeleri ve ülkelerin birbirine düşmesinden ziyade müslüman düşmanlığında birleşmesi olmuştur.
2019’un faşizminde sosyal medya aracı her bir bireyin elinde bir güç oluşturup ağlaşmayı kolaylaştırması ile birlikte yalan haber “fake news” paylaşımlarının oluşturduğu etki aşırı milliyetçi olmayan kesimlere, sol halk kesimlerine kadar yayılabilmiştir.
Faşizm neo bile olsa yine faşizmdir ve bilimsel olguya karşı duruşu ile aynıdır, toleransı nefret yayımıyla birdir, kendi düşüncesinde olmayanları hayin ve ölüm listelerine koymasıyla yine faşizmdir. Faşizmi ortaya çıkarmak kolaydır, milliyetçi değerlerin saldırı altında olduğunu bildirir, düsmanı da hedef gösterir, aydınlığı sadece kendi emelleri çerçevesinde gösterir, aksi düşünceli isbatları ise hiçten sayar, kendine mağdur rolü yakıştırır. Neo faşistlerin bizleri yok etmek istiyorlar aydın Avrupa’yı çöküşe götürüyorlar, bizleri kolonileştiriyorlar söylemleriyle fatalist bir korku yayıyorlar. Bu korkuya sebep kendi entelektualarını “sol” olarak nitelendirip Avrupa’nın batmasına sebep insanlar gösterip tehlikeli bir hava oluşturuyor, halk savaşları tetikliyor, Avrupa asıllı siyasetçilere suikastlar düzenliyorlar, İslamafobi yayıyor, müslümanlara soykırım öneriyorlar.