Mekke’ye Giren İlk Avrupalı: Hurgronje’nin Casuslukla Karışık Bilimsel Yolculuğu
Hollandalı akademisyen ve oryantalist Christiaan Snouck Hurgronje, 1884 yılında Mekke’ye girerek hem bilimsel çalışmalar gerçekleştirdi hem de Hollanda’nın sömürge çıkarlarına hizmet edecek bilgiler topladı. Endonezyalı hacılarla ilgili gözlemleri, Mekke’ye dair çektiği fotoğraflar ve ses kayıtları tarihe önemli bir miras bıraktı.
Hollanda'nın Endonezya Endişesi ve Hurgronje'nin Görevi
Hurgronje, 28 Ağustos 1884’te Cidde’ye ulaştığında 27 yaşındaydı. Hollanda'nın Güneydoğu Asya’daki en büyük sömürgesi olan Endonezya’dan gelen hacıların Mekke’de radikalleşmesinden endişe duyan Hollanda hükümeti, Hurgronje’yi bu süreci yakından takip etmesi için görevlendirdi. Endonezyalı hacıların Mekke’deki dini liderler tarafından sömürge yönetimine karşı kışkırtılmasından duyulan kaygı, bu görevlendirmenin temel nedeniydi.
Müslüman Oldu mu?
Mekke’ye girebilmek için Müslüman olma şartı nedeniyle Hurgronje, Cidde’de Endonezyalı bir muhbirin desteğiyle İslam’ı kabul ettiğini ilan etti ve “Abdul Ghaffar” adını aldı. Bazı kaynaklara göre sünnet olarak bu iddiayı güçlendirdi. Osmanlı yetkililerinin güvenini kazanan Hurgronje, 21 Ocak 1885’te Mekke’ye giriş yaptı.
Mekke'de Yedi Ay: Gözlemler ve Fotoğraflar
Hurgronje, Mekke’de yedi ay boyunca Endonezyalı Cava topluluğu başta olmak üzere hacılarla, yerel alimlerle ve dini yetkililerle temas kurdu. Gözlemlerini, “19. Yüzyılın Sonlarında Mekke” adlı iki ciltlik eserde topladı. Ayrıca Mekke’nin nadir fotoğraflarını çekti. Bu fotoğraflar, Kâbe gibi kutsal mekanların iç kısmına ait ilk görüntüler arasında yer alıyor. Hurgronje, fotoğraf çekiminde Mekkeli doktor ve fotoğrafçı Seyyid Abdülgaffar el-Bağdadi’den de destek aldı.
Ses Kayıtları ve Tarihi Miras
Hurgronje’nin koleksiyonunda sadece fotoğraflar değil, aynı zamanda Kur’an-ı Kerim’in ilk ses kayıtları da bulunuyor. Edison’un balmumu silindirlerine kaydedilen bu sesler, bugün Leiden Üniversitesi’nde sergileniyor. Bu koleksiyon, erken dönem ses kayıt teknolojisinin İslam dünyasında nasıl kullanıldığını göstermesi bakımından da önem taşıyor.
Endonezya’da Sömürge Politikalarının Mimarı
Mekke’den döndükten sonra Hurgronje, Hollanda Doğu Hint Adaları’na (bugünkü Endonezya) atandı. Burada İslami hareketleri bastırmaya yönelik politikalar geliştirdi. Dini eğitimin sınırlandırılması, camilerin devlet kontrolüne alınması gibi uygulamalar onun stratejileri arasında yer aldı. Bu dönemde ikinci kez evlendiği ve Müslüman bir aile kurduğu da kaydediliyor.
Casus mu Akademisyen mi?
Hurgronje’nin niyeti tarihçiler arasında hâlâ tartışma konusu. Kimileri onu bir casus ve sömürgeci olarak görürken, bazıları onu dönemin en yetkin oryantalistlerinden biri olarak değerlendiriyor. Pieter van Koningsveld’e göre, İslam’a geçişi başlangıçta geçici ve pragmatikti, ancak zamanla bu kimliği yaşamının doğal bir parçası haline geldi.
Erken Dönem Multimedya Gazeteciliği
Hurgronje, Mekke’de gerçekleştirdiği çalışmalarla hem bilimsel hem de tarihsel açıdan eşsiz bir miras bıraktı. Oryantalizm, fotoğrafçılık ve ses kayıt teknolojisinin erken dönemde birleştiği bu yolculuk, aynı zamanda modern gazeteciliğin çoklu formatlara geçiş sürecine de işaret ediyor. Onun ardından gelen isimlerden biri olan T.E. Lawrence (Arabistanlı Lawrence), Hurgronje’nin bıraktığı boşluğu dolduracak bir sonraki figür olacaktı.
©TURKINFO.NL
Yorumlar
Kalan Karakter: