Günay Uslu'ya, "sözde ermeni soykırımı iddiasinda bulunanlara hiç tepki gösterdin mi?" sorusu yöneltildi

“Benim görev dönemimde, Ermeni meselesi hiç gündeme gelmedi. Aksine ben, Osmanlı ve Türklerin, Avrupa kültür tarihindeki önemli rolünü aydınlatan konferanslar verdim” diye cevap verdi.

 Günay Uslu'ya, "sözde ermeni soykırımı iddiasinda bulunanlara hiç tepki gösterdin mi?" sorusu yöneltildi
Editör: Turkinfo.nl
25 Şubat 2022 - 07:58

Savaş, Holokost ve Soykırım Araştırmaları Enstitüsü NIOD’un Yönetim Kurulu’nda yer alan Uslu, “Benim görev dönemimde, Ermeni meselesi hiç gündeme gelmedi. Aksine ben, Osmanlı ve Türklerin, Avrupa kültür tarihindeki önemli rolünü aydınlatan konferanslar verdim” diye cevap verdi.

İlhan KARAÇAY yazdı:

Değerli Okurlarım,
Hollanda’da araştırmacılığı çok seven bir dostum, bana göndermiş olduğu yazı ve dökümanlara not olarak şunları yazmış:

“Günay Uslu, bir çok uğraşlarının yanında, Amsterdam’daki Hollanda “Soykırımlar” Araştırmaları Enstitüsü (NIOD) Fonu yönetim kurulu üyesiydi.
NOID, Amsterdam Üniversitesi’nin zırhına bürünerek “Sözde Ermeni Soykırımı” yalancılarına ev sahipliği yapan bir “Çiftlik” olduğuna göre, Günay Uslu’da “NIOD” çatısı altında olup-bitenleri mutlaka biliyordur.
Soru: NIOD Yönetim Kurulu Üyeliği yapan Günay Uslu, severek ve gönüllü olarak çalıştığı Enstitü’nün, biz Türkleri soykırımcı ilan eden yalanlarına hiç tepki göstermiş midir?”

Bu değerli dostuma, bu konuyu araştıracağımı, Günay Uslu ile konuşacağımı ve sorusuna cevap vereceğimi söyledim.

NIOD, Savaş, Soykırım ve Soykırım Araştırmaları Enstitüsü, Hollanda’da bulunan ve arşivleri tutan ve İkinci Dünya Savaşı, Holokost ve dünyadaki diğer soykırımlar hakkında geçmişte ve günümüzde tarihi araştırmalar yürüten bir kuruluştur.

NEDEN GÜNAY USLU?
İşte, Amsterdam Eye Film Müzesi Konseyi’ne Başkanlık, Lahey’de Maurits Müzesi’nin Danışma Kurulu Üyeliği, Rembrand Derneği’nin Danışma Kurulu Üyeliği, Leiden Üniversitesi’nde Hoşgörü Kürsüsü ve Allard Pierson’da Danışma Kurulu Üyesi olarak, pek çok kuruluşun, yönetimine almak istediği Günay Uslu, NIOD Vakfı’ndan da davet aldı ve bu teklife evet diyerek çalışmalar yaptı.

Geçtiğimiz 3 ağustos’ta Kültür ve Medya’dan Sorumlu Devlet Bakanı olduktan sonra, 10 ocakta bu görevinden istifa eden Günay Uslu, kendisine yöneltilen bu soruya, “Benim görev dönemimde, Ermeni meselesi hiç gündeme gelmedi. Aksine ben Osmanlı ve Türklerin, Avrupa kültür tarihindeki önemli rolünü aydınlatan konferanslar verdim. Ayrıca, genc araştırmacılara kendilerini geliştirebilmeleri için burs imkânları sağlama çabalarında bulundum.” cevabını verdi.

Günay Uslu, 2019’da NIOD Yönetim Kurulu’na girdiğini ve 10 Ocak 2022’de ayrıldığını belirtirken, ”2019’dan önce NIOD ile bir bağım yoktu. 2001’den 2022’ye kadar Amsterdam Üniversitesi Kültür Bilimleri Bölümü’ne bağlı olarak çalıştım. NIOD ile Üniversite Yönetim Kurulları ayrı ayrıydı.” dedi.

Bakınız, Günay Uslu’nun NIOD’taki Yönetim Kurulu Üyeliği gündeme gelmeden önce, Bakan olduğu ilk günlerde kendisi için neler yazmıştım:

OSMANLI TARİHİNİ İNGİLİZCE ANLATTI

kişi, insanlar, iç mekan, grup içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Tam anlamıyla bir eğitim müptelası olan Günay Uslu, bir ara Türkiye’ye de giderek Osmanlı tarihi eğitimi için destek aldı.

Osmanlıca metinleri aslından okumak ve anlamak için, bireysel çabasıyla Osmanlıca öğrenen Uslu, 2014 yılında “Osmanlı İmparatorluğu’nda Kültür Politikaları” konusunda doktora tezini yazıp, savunarak, dr. ünvanını aldı.

Amsterdam Üniversitesi’nde bu konuda hem ders veren hem de araştırmalar yapan, Günay Uslu, Avrupa kültürü, mirası, müze ve kültür politikaları tarihinde de uzman oldu.


Günay Uslu’nun, Yunus Emre Enstitüsü’nde, Arkeolog Gert Jan van Wijngaarden ile birlikte verdiği konferansın davetiyesi. verdiği

Günay Uslu, 8 Haziran 2018’de, “Homeros, Truva ve Türkler. Geç Osmanlı İmparatorluğu’nda Miras ve Kimlik, 1870-1915” başlıklı konferans vermişti.
Amsterdam Üniversitesi’nde ‘Homeros’un Avrupa ve Türk kültürü üzerindeki etkileri’ konularında araştırmalar yapan Uslu, Homeros’un Truva Hikayeleri’nin, Batı kültürünün temel eserlerinden olmasına rağmen, Osmanlı-Türk kültür geleneğine de ilham verdiğini belirtiyor. Homeros ve Truva üzerine yapılan tarihi ve arkeolojik araştırmalarda, araştırmacıların büyük ölçüde Batı kaynaklarına güvendiğine dikkat çeken Uslu, Türklerin de Truva destanının kendi versiyonunu oluşturduğunu belirtiyor.
Uslu konferansta, Heinrich Schliemann’ın Osmanlı topraklarında Truva’yı aramak için 1870’li yıllarda başlattığı arkeoloji kazılarından, 1915’te Gelibolu muhar


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum