Hollanda'da hükümeti düşüren anlaşmazlık neydi ve perde arkasında ne var?

Hollanda’da 1,5 yıllık 4 partili koalisyon hükümeti düştü.  Hollanda’da hükümet görünürde “Mülteci Krizi” yüzünden düştü, ancak işin arka planında neler yaşandı? Hükümetin düşmesine kadar gidecek anlaşmazlığın asıl nedeni neydi? 

Hollanda'da hükümeti düşüren anlaşmazlık neydi ve perde arkasında ne var?
Editör: Turkinfo.nl
09 Temmuz 2023 - 08:54 - Güncelleme: 09 Temmuz 2023 - 08:59

Hollanda Toplumumunda mülteciler konusunda iki ayrı yaklaşım var, birincisi hümanist bir yaklaşım ve bu insanların ülkeye gelmelerinde bir sakınca görmeyenler, ikinci bir kesim ise tam tersi, 1 kişi dahi fazla diyor. Bu kesim toplumda ağır basıyor ve çoğunluğu oluşturuyor. 

Hollanda nüfusunun %25’i başka ülkelerden gelen köken olarak Hollanda olmayanlardan oluşuyor ve bu uzun yıllardır bir ülke politikası. Yaşlanan nüfus ve dinamik ve üretime dayalı ekomisinden dolayı ciddi insan kaynağı açığı yaşanıyor.  Hal böyle olunca ülke ekonomisini çalışmak üzere gelen mültecilerle dinamik tutuyor.

Hollanda’ya en çok göç yine Avrupa ülkelerinden. Daha sonra Afrika, Ukrayna ve Suriyeliler geliyor. Son 3 yıldır Türkiye’den gelenlerin sayısı Suriyelilerin geçmiş durumda. 

Bir Suriyeli ve diğer Afrika veya batılı olmayan veya Hristiyan olmayan ülkelerden gelenler Ukraynalılar kadar ilgi, alaka ve misafirperverlik görmedi, görmüyor ve görmeyecekte. Böylede bir gerçeklik var. 

Peki hükümeti düşüren anlaşmazlık neydi ve nasıl ortaya çıktı ?
Geçen yıl mülteci kamplarında büyük bir skandal yaşandı. Günlerde sokakta kayıt merkezi önünde dondurucu soğuklarda dışarıda yatmak zorunda kaldılar. Kayıt merkeziden talip olan belediyeler gönderiliyorlar, ancak hiçbir belediye ise almak istemiyor. Hükümet ise sorumluluk almak yerine topu belediyelere atıyor! Ancak bu ve benzeri manzara ülkeye gelen 100 bine yakın Ukraynalılarda görülmedi. Ülke adeta seferber oldu, gemiler, boş binalar dönüştürüldü, konteyner evler yapıldı, çalışma izni verildi, toplu taşıma ücretsiz yapıldı ve maaşa bağlandılar. 

Kaybolan mülteci çocukları
360 göçmen çocuğun kaybolması üzerine başlatılan soruşturmada, 4,5 yıl içinde özellikle Afrika ve Suriyeli 1.600’den fazla çocuğun kaybolduğu ve akıbetlerinin bilinmediği anlaşıldı.
Bunun üzerine koalisyonun başındaki başbakan Rutte, koalisyon ortaklarını “mülteci yakınlarının aile birleşimi ile Hollanda'ya gelmesini ayda 200 ile sınırlandırmayı,  önlemin kabul edilmemesi halinde hükümeti düşürmekle tehdit etmişti.

Koalisyonun diğer ortağı Hristiyan Demokrat Parti bu plana şiddetle karşı çıktı. Bu önlemin sadece fazla göçmen akımı olduğunda kullanılması teklifi de kabul görmeyince müzakereler sonuçsuz kaldı ve Rutte koalisyonu bozarak hükümeti düşürdü.
Yani kriz, mültecilerin geri gönderilmesi için değil, tam aksine, “Kayıp çocuklar skandalı”ndan başı ağrıyacak olan Rutte’nin, mültecilerin gelişlerini sınırlandırmak istemesinin bile kabul görmemesi üzerine çıktı.

Göçmen sayısına sınırlama getirilmesi
Ülkeye her ne sebepten dolayı gelirse gelsin, Avrupa Birliği dışından gelecek olanların sayısı 15 bin ile sınırlandırılmak istendi. Buna koalisyonun diğer ortakları karşı çıktılar. Çünkü mevcut durumda yıllık ortalama 50 binin altına düşmüyor ve bu gerçekçi ve uygulanabilir bir durum değil. Ayrıca kalifiye iş açığının söz konusu olduğu bu dönemde ise imkansızdı.  Ancak bu konuda direten Rutte, hükümeti düşürmekle tehditlerine devam etti. Yapılan görüşmeler sonuç vermeyince, yine ustalığını konuşturdu ve fişi çekti. 

Nedeni ve ustalığı
Hükümet çok ciddi güven kaybetmişti. Kamuoyu anketlerinde erimekte ve halkın güveni her geçen gün artmaktaydı. Sadece mülteci konusu değil, ekonomik koşullar, düşürülemeyen enflasyon ve hayat pahalılığı, yükseltilen vergiler ve çiftçilerin son çıkışı.  Çiftçiler ülkede Mart ayında yapılan eyalet seçimlerinde tüm bölgelerde birinci parti olarak çıktı ve Hollanda senatosunda söz sahibi oldu. 

Bu durunda ustalık devreye girdi, bundan iki sene önce ülkedeki kurumsal ayrımcılığın ayyuka çıkması ile, hükümeti fes etmiş ve sonrasında seçime gitmişti. Bir özür ile işi kurtarmış ve seçimlerden yine lider parti olarak çıkmıştı.  Benzer bir senaryo görmekteyiz. Bu darboğazdan çıkmak ve Mülteci gibi toplumun çoğunun karşı olduğu konuda ortaklarını satarak, sınırlama getirmezseniz fişi çekerim dedi ve çekti. 

Aşırı sağ ve sağ kesimin oyuna talip olan Rutte, ülkede yine aynı kesimin oyunu alarak birinci parti olan Çiftçi hareketinin oylarına talip oldu. Muhtemeldir ki, çifçi partisi ile birincilik için yarışacak ve sonrasında yine ustalığını konuşturup çok partili koalisyon yerine çiftçi partisi ile koalisyon kürara ülke yönetiminde yeniden söz sahibi olacak. 

© Editor MD'nín analiz yazısı. Yazılı izin alınmadan yayınlanması Yasaktır!
©TURKİNFO.NL


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum