Avrupada Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri yapıldı ve Türkiye kaybetti!..
Gazetelerden okuyorsunuz. Uzun yıllardır, Türkiyeye tam üyelik yok diyenler APnda çoğunluğu elde etti.
HALKA YENİ BİR
UYKU İLACI GEREK!..
Bu seçimlerin özeliklerine kısaca bakalım. 388 milyon seçmenin 213 milyonu sandığa gitmedi!..
Buradan çıkan sonuç şu: Avrupa ulusları bile Avrupanın birliğine önem vermiyor!.. Böyle bir projeye inanmıyor!..
Halkı inanmıyor ama Avrupanın yönetici elitleri sömürme politikalarını bu yolla sürdürüyor.
Türkiyede de pek çok parti ve politikacı, yönetici; halkı uyutma aracı olarak kullandığı ABye tam üyelik safsatasına sarılmayı sürdürüyor.
Türkiyenin tam üyeliğe kabulü açısından APnin çok önemi var. AP, Lizbon Antlaşmasına göre, bir onay makamı.
Siz ülkenizde hangi düzenlemeleri yaparsanız yapın; hangi ödünleri verirseniz verin; egemenliğinizi ne kadar teslim ederseniz edin; son kararı Avrupa Parlamentosu verecek!. İsterseniz tümüyle sömürge olmayı kabul edin, size hayır diyebilecek.
E, zaten yıllardır hayır diyorlardı.
Ben, Türkiyeyi uyutanlara acıyorum. Şimdi neyle oyalayacak garibanlar? İktidar muhalefet fark etmez.
SÖMÜRGE KARŞITI
MODERNLİK
Artık, Türk milletini AB ile aldatanların, bu aldatmaya ortak olanların tarihle yüzleşmeleri gerekiyor.
Dünya, yalnızca Avrupadaki üç ülkeden ibaret değildir.
Bir düşünürün dediği gibi, Batı dışı dünyaya emperyalizmin namlularıyla taşınmış Batı merkezli modernlik dayatması karşısında yapacak bir şey yok mu
gerçekten?
Var.
Son kez AB görünümüyle karşımıza çıkan Batı, Türkiyeye karşı düşünce özgürlüğünü bir aldatmaca olarak kullandı. Ülkemizi neredeyse, Düşünce özgürlüğü aldatmacasından bölünme, parçalanma acısı yaşayacak noktaya getirdiler.
Ve, ortada cıscıbıldak kalma bunalımına doğru ittiler!
Türkiye artık kendine dönmelidir. ABye tam üyelik hayalinden uyanmalıdır.
Yakın zamanda ortaya çıkacak bu bunalımdan kurtulmanın yolları var. Tabii bakmasını bilenler için.
Hani Başbakan Erdoğan Olmazsa Ankara kriterleri var diyordu ya!..
MUSALLA TAŞINDAKİ
TAM ÜYELİK CENAZESİ
ABye tam üyelik hayali aslında bir müebbet uyku ya da ölümcül parçalanma demekti.
Biz bu yolda, liberal faşizmi de gördük, neoliberal despotizmi de.
Yıllarca demek istedik ki, Batının dayattığı modernlik sömürgeci modernliktir.
Artık, Sömürge karşıtı modernliğin de var olduğunu itiraf zamanı gelmedi mi?
Almanya Başbakanı Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy, Türkiyenin tam üyelik hayalini tamamiyle musalla taşına yatırdı.
Şimdiki soru, ortadaki bu cenazeyi kimin kaldıracağıdır.
Yorumlar
Kalan Karakter: