Yine gurbetçiler kandırıldı

İnsanlara seçme imkânı bırakılmalıydı. İsteyen 5000 + 21 gün isteyen 10000 vermeliydi. Kaldı ki eğer eğitim yoksa masrafta yok. Dolaysıyla fiyat daha da düşmeliydi de diyebiliriz.

Bugün işler yoğundu. Ne haberleri ne de internet sitelerini izleme imkânım oldu. Akşam eve yorgun argın geldiğimde bir haberlere göz atayım dedim. Haber7’yi açtığımda bedelli ile ilgili haber vardı.

.

Başbakan grup toplantısında bedelli şartlarını açıklarken aynı zamanda Türk diasporasını ilgilendiren dövizle askerlikte yenilikleri açıklamış. Haberi okuyunca “ilk cümlem yine kandırıldık” oldu! Ama bu konuya gelmeden önce bedelli ile ilgili bir bilgiyi vermek istiyorum.

Bazı tartışmalar uzaktan bakılınca pek anlaşılmıyor. Bedellinin tam neyi ifade ettiğini daha düne kadar bilmiyor ve kendimi bu konuda yalnız zannediyordum. Meğer ne kadar çok insan bedellinin ne olduğunu bilmiyormuş. İçinde bedel geçince bize göre askerliğini yapmak istemeyenler için para karşılığında bundan muaf tutulması zannediyorduk. Meğer aslında basbayağı “asker kaçakları” için geçerliymiş.

Yani yıllardır herhangi bir sebepten dolayı askerliğini yapmayan ve aranan kişilerinin affı için çıkartılacak bir yasaymış. Bunu da öğrenmiş olduk. Onlar için rakam 30 000 TL olacakmış. Birileri bu rakamı dövizli askerlik ile karşılaştırıp “gurbetçiler 5000 TL” karlı diyebilir. Ancak bir tarafta kaçaklardan bir tarafta yasaların verdiği imkânlardan yararlananlardan bahsediyoruz. Bedelli bir sefere mahsus iken dövizli her zaman geçerli. Dolaysıyla aynı kefeye koyamayız.

Dövizli askerlikten yararlanmak için herhangi bir sebepten dolayı 3 yıldan beri yurtdışında bulunmak gerekiyor. Yani bir şekilde artık hayatlarını yurtdışında kuranlar için geçerli.

Bulundukları konum itibari ile de 15 ay askerlik yapmaları ne maddi açıdan ne de manevi açıdan mümkün. Birçok ülkede izin süresi 3 ila 5 hafta arasında değişiyor. Hiçbir işveren 15 ay izin vermeyeceği gibi maddi açıdan da bir gurbetçinin bunu kaldırması mümkün değil.

Tabii Türkiye’dekiler için hala birçoğunun gözünde gurbetçiler kürekle para topluyor. Kazandıkları parayı nereye harcayacaklarını bilmiyor. Ama durum hiçte öyle değil. Ortalama maaş 1200 €’yu geçmiyor. Sabit giderler ve günlük harcamalardan sonra ay sonunda kimseye bir şey kalmıyor. Belki bazıları 1200 €’yu Türk Lirasına çevirip çok büyük bir meblağ olarak görebilir ama buranın şartlarına göre hiçte sanıldığı gibi değil.

Dolaysıyla bir aile birikim yapabilmesi için çok fedakârlık yapması gerekiyor. Hele evde çalışan tek kişi ise bu daha da zor oluyor. 2002’den beri €uroya geçişle fiyatlarda inanılmaz artış oldu. 1 milyon franga (150 000€) kral gibi ev alabilirken bugün 300 000€ dan aşağı ev bulamıyorsunuz. Kiralarda artış zaten otomatik. Her sene belirli bir endekse göre kiralar artırılıyor, bu da 10 yıl içinde 150 € ile 250 € arası bir miktar yapıyor. Maaşlar ise sadece enflasyona göre belirleniyor.

Bugüne kadar dövizli askerlik 5200€ ve 21 günlük zorunlu eğitimden ibaretti. Bu miktar birçoğu için zor olsa da 3 taksit imkânı ile hallediliyordu. Ancak 21 günlük zorunlu eğitim birçoğu için boş günlerden başka bir şey ifade etmiyordu.

Birileri hemen bu tür askerlikle doğuda ki askerliği karşılaştıracak ve utanın diyecektir. Aslında bu 21 gün askerliğe, askerlik diyebilmek için bin bir şahit gerekiyor. 21 gün boyunca sadece bir iki sefer silah kullanımı yapılıyor. Geri kalan bölüm sadece zorunlu bir spor eğitimi ve siyasi ideolojilerin kavga ettiği bir ortam olarak önümüze çıkıyor. Gurbette ülkücüsü yaşadığı gibi PKK yandaşı da yaşıyor. Mecburi askerliğini yapan bu iki zıt görüş askerde birleşince ister istemez “çatışmalar” olabiliyor. Hatta “ben bunla asla savaşa gitmem” bile diyebiliyorsunuz. Zaten aldığınız eğitim de size savaş anında hiçbir şekilde yaramıyor. 3 ay temel eğitimi alanlara bile yaramazken “göbekli” gurbetçiler ne yapsın?

Bu durumda 21 günlük eğitimin hiçbir manası kalmıyordu. Özellikle de iş yeri sahibi olanlar için bir takım sorunlar doğuruyordu. Bu nedenle her fırsatta gurbetçiler 21 günlük eğitim kaldırılmasını istediler.

İstediler amma fiyatın 2 misli artacağını hiçte beklemiyorlardı. 5000 €’yu bulmakta zorlananlar nasıl 10000 €’yu bulacaklar? Avrupalı bankalar askerlik kredisi mi verecek? Gurbetçiler bu durumda ancak “vur ama öldür demedik” diyeceklerdir. Birçoğunu zor durumda bırakacak ve askerliğini yapamayacaktır. Birileri de hemen vatan haini damgasını vuracaktır. Vatandaşlıktan çıkanların sayısında büyük bir artış yaşanacaktır. Yine tekrarlamakta fayda var. Kesinlikle bu insanların konumu Türkiye’de 15 ay askerlik yapanlarla karşılaştırılmamalıdır. Karşılaştırılmak gerekirse Fransa’da askerlik 1 gün İsrail’de 4 yıl olduğunu üstelik bayanların da 2 yıl yapma mecburiyeti olduğunu hatırlatabiliriz.

Hayat şartları sonuçta insanları bu konuma getirdi. Bu nedenle de kıyaslama yapmak doğru değil.

Bu durumda 21 günlük zorunlu eğitimin kaldırılmasını 5000€’ya faturalaması büyük bir hatadır. İnsanlara seçme imkânı bırakılmalıydı. İsteyen 5000 + 21 gün isteyen 10000 vermeliydi. Kaldı ki eğer eğitim yoksa masrafta yok. Dolaysıyla fiyat daha da düşmeliydi de diyebiliriz.

Ama asla ve asla gurbetçiler yine döviz rezervi olarak görülmemeliydi. Her ne kadar elde edilecek gelirin kullanılacağı alan yüce olsa bile!

Fatih Karakaya – Haber 7 Fransa
[email protected]