Son Sözü Millet Söyleyecektir

Son Sözü Millet Söyleyecektir

Son Sözü Millet Söyleyecektir
Editör: Turkinfo.nl
05 Ağustos 2013 - 20:57

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yaklaşık beş yıldır görülen Ergenekon davasında kararlar açıklandı. 21 kişi beraat ederken; eski Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ‘un da aralarında bulunduğu 17 sanık ‘darbeye teşebbüsten’ müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, 66’sı tutuklu 275 sanığın yargılandığı davadaki kararında, “Ergenekon silahlı terör örgütü” ifadesini kullandı.


 


HESAPLAŞMA SÜRECİNDE ÖNEMLİ SINAV


Fransız Haber Ajansı AFP, Ergenekon Davası´nı "Başbakan Tayyip Erdoğan´ın laik ve militarist rakipleriyle hesaplaşma sürecinde önemli bir sınav" olarak nitelendirdi.


Yurtseverlere karşı operasyonu 2007 yılında "laik Cumhuriyetçilerin demokrasiyi engellediği" gerekçesiyle destekleyen Avrupa Komisyonu ise geri adım attı. Komisyonun Genişlemeden Sorumlu üyesi Stefan Füle, "yargının işleyişiyle ilgili endişeli olduklarını" belirtti. Füle, "Adil, bağımsız ve güvenilir bir yargı sistemi şarttır" dedi.


 


CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisine mensup üç milletvekilinin de çeşitli hapis cezalarına çarptırıldığı Ergenekon davası kararlarını ´´gayrı meşru´´ olarak niteledi.


Kılıçdaroğlu yaptığı yazılı açıklamada, şunları söyledi:


´´Demokrasilerde insanlar, siyasi otoriteye bağımlı özel yetkili mahkemelerde değil, bağımsız, hukukun üstünlüğüne inanan normal mahkemelerde yargılanırlar. Bu nedenle özel yetkili mahkemelerin verdiği kararlar; hukuken, siyaseten ve ahlaken meşru kararlar değildir. Bu mahkemelerin verdiği kararlar gayrimeşrudur. Bu mahkemeler adalet dağıtmaz.´´


´´Çünkü bunlar adından da anlaşılacağı üzere özel yetkili mahkemelerdir. Bu mahkemeler siyasal gücün emrinde olan ve onun buyruklarını yerine getiren mahkemelerdir. ´Hukukun üstünlüğü´ kavramı bu mahkemeler için geçerli değildir. Bu mahkemelerin temel işlevi ´üstünlerin hukukunu´ yani siyasal iktidarın buyruklarını egemen kılmaktır."


 


Cumhuriyet Halk Partisi’nden bazı milletvekilleri Ergenekon sanıklarına destek için Silivri’deydi. CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, kararın haksız olduğunu savundu: “Bu Türkiye Cumhuriyeti ordusuna bir gözdağıdır. Bunu kabul etmek mümkün değildir. Genelkurmay Başkanlığı yapmış olan bir kişiyi terör örgütü üyesi olarak yargılıyorsanız Türkiye Cumhuriyeti’nin ordusunu, silahlı kuvvetlerini hedefine koyuyorsunuz, onu yargılıyorsunuz demektir.”


 


HUKUK CİNAYETİ OLMUŞTUR


Devlet Bahçeli, "Ergenekon Davası´nda 66´sı tutuklu olmak üzere 275 sanık yargılanmıştır. İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesi´nin verdiği cezalar hiç şüphesiz milli vicdanları kanatmış, adalet ve hukuk ilkeleriyle bağdaşmamıştır. Elbette hukuka saygı ve bağlılık herkes için, özellikle de hukuk insanları için esas olmalıdır. Ancak İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesi´nin yağmur gibi yağdırdığı cezaları sırf hukuka saygı adına hoş görmek, makul bulmak ve adaletle ilişkilendirmek nafile çaba olmanın ötesinde ahlaken de doğru sayılamayacaktır. Nitekim adalet bugün bir kez daha hançerlenmiş, tarafgir, sübjektif, önyargılı bakış bir kez daha kazanmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri açıklanan mahkeme kararlarıyla çok tehlikeli şekilde hırpalanmış, suçlanmış, aşağılanmış ve daha da kötüsü saygınlığıyla oynanmıştır. Bilhassa Genelkurmay Başkanlığı yapmış ve Türk ordusunun en tepesinde bulunma fırsat ve unvanını elde etmiş değerli şahsiyetlerin; "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etme" suçundan müebbet hapis cezasına çarptırılmaları tam bir hukuk cinayeti olmuştur."dedi.


 


Müebbet hapis cezasına çarptırılan İlker Başbuğ, kendi adını internet sitesinde şu değerlendirmeye yer verdi:


´´Son Sözü Millet Söyleyecektir. Anayasanın amir hükmüne göre, hâkimler görevlerinde bağımsızdırlar. Ve hâkimler, Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatlerine göre hüküm verirler. Eğer bir ülkede, toplum hâkimlerin bağımsızlığını sorguluyorsa, verilen hükümlerin Anayasaya, kanunlara ve hukuka uygun olduğuna ilişkin şüpheler taşıyorsa -ki toplumu şüphelere sevk eden o kadar çok yaşanmış olay vardır ki, bunun en son örneği de yasaya göre duruşmaların kapalı yapılmasına ilişkin gerekçeli karar ile hüküm açık duruşmada alınması gerekirken, bu yasa hükmünün yok sayılmasıdır- o ülkede hukukun üstünlüğünün var olduğu ileri sürülemez.


Bu ise, o ülkenin başına gelebilecek en büyük felakettir. Bu durumda yargılananlar için son sözü Millet söyleyecektir. Ve Millet yanılmaz ve aldanmaz. Bir de unutulmasın ki ilahi adalet vardır.


 


Bazı yorumcuların attıkları tweet:


 


İlker Başbuğ; silahlı terör örgütü yöneticiliğinden ceza alırsa,bu örgüt kapatılıp,mal varlığına zor alım (müsadere) uygulanacak mı?


 


Başbuğ silahlı terör örgütü yöneticiliği yaptığı gerekçesiyle ömür boyu hapis cezası aldıysa,TSK´nın terör örgütü olduğu tartışması başlar.


 


Haberal:


Akşam saatlerinde tahliye olan Haberal´ı cezaevi önünde bir basın ordusu karşıladı. Haberal daha sonra aracıyla cezaevinden ayrılırken, yaklaşık 5 km ileride aracını durdurup CHP milletvekilleri ile kucaklaştı. Haberal "Çok üzgünüm arkadaşlarımız burada kaldılar. Gönül isterdi ki bütün arkadaşlarımızla beraber buradan gitseydik" dedi.


 


Gazeteci Dilipak tatmin olmadı: "şimdi sıra ergenekona yardım ve yataklık edenlerle mediadaki propogandacılarında. Bu çetenin mağdur ve kurbanları tazminat davası açmalı"


 


Devamı ne olacak?


6 yıllık Ergenekon Davası´nda ´nihai karar´ açıklandı dense de aslında verilen değişmeyecek kararlar değil. Şimdi davayı yeni bir hukuki süreç bekliyor. Bu süreçte neler olacak? Avukat Hayati Şahin,


 


"Karar, yüzüne karşı okunan sanıklar tarafından 7 gün içerisinde temyiz edilebilecek. Aynı şekilde gıyabında karar verilen sanıklar da kararakedilerine tebiliğinden itibaren 7 gün içerisinde temyiz edebilecek. Bundan sonraki inceleme Yargıtay tarafından yapılacak. Yargıtay´da yapılacak incelemede yerel mahkemenin kararı aynen onaylanırsa Anayasa Mahkemesi´ne başvuru hakkı var. Şartların uygun olması durumunda. Bunlardan da bir sonuç çıkmazsa Ve en son Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi... Kararın Yargıtay´dan bozulması durumda da dosya yeniden yerel mahkemeye gönderilip bozma doğrultusunda yeniden yargılama yapılacak. 


Bu daha kısa karar, esas mahkumiyet gerekçeleri sebepleriyle gerekçeli kararda açıklanacak. Balyoz Davası´nda gerekçeli kararın açıklanması birkaç ay sürmüştü. Ergenekon´un gerekçeli kararının açıklanması da en az Balyoz gerekçeli kararı kadar sürer. Ondan sonra dosya Yargıtay´a gider. Özetle bundan sonra gözler Yargıtay´da olacak." 


 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum