TÜGEF Gelecek İçin Evet Diyor Programı

Cumhurbaşkanı Erdoğan: (4) "Bunlar biliyorsunuz sandığı bulup oy kullanmayı bile beceremediler. Kağıthane'ye gideceği yere Kağıttepe'yi aradı. Bunları gördük. 80 milyonun yarısından fazlasının desteğini alabilmesi elbette hayaldir. Her zaman söylüyorum, bunlar cumhurbaşkanlığı sisteminden korkmuyor, bunlar milletten korkuyor. Her zaman olduğu gibi bu konuda da milletin vereceği kararın başımızın üzerinde kesinlikle yeri vardır." " Ülkemiz borsa inmiş, çıkmış, döviz kuru dalgalanmış, ihracat yükselmiş düşmüş, istihdam artmış eksilmiş, umurunda olmayan bir siyaset anlayışın zulmünden kurtulsun diye Cumhurbaşkanlığı Sistemini getiriyoruz" "Bu topraklar üzerinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden başka bir devlet olabilir mi? Dar ederiz, dar. Tendürek'te yakalar vururuz, Cudi'de yakalar vururuz, Bestler Deresi'nde yakalar vururuz, Kandil'de yakalar vururuz"

TÜGEF Gelecek İçin Evet Diyor Programı
Editör: Turkinfo.nl
07 Mart 2017 - 14:25
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bunlar biliyorsunuz sandığı bulup oy kullanmayı bile beceremediler. Kağıthane'ye gideceği yere Kağıttepe'yi aradı. Bunları gördük. 80 milyonun yarısından fazlasının desteğini alabilmesi elbette hayaldir. Her zaman söylüyorum, bunlar cumhurbaşkanlığı sisteminden korkmuyor, bunlar milletten korkuyor. Her zaman olduğu gibi bu konuda da milletin vereceği kararın başımızın üzerinde kesinlikle yeri vardır." dedi.

Ankara Arena Spor Salonu'nda Türkiye Gençlik Kulübü Federasyonunca (TÜGEF) düzenlenen "TÜGEF Gelecek İçin Evet Diyor Programı"nda Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle, Meclisin hiçbir görevinin kalmadığını öne sürdüğünü hatırlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni sistemde Meclisin eskiden yapmadığı halde bundan sonra yapacağı pek çok denetim görevi bulunduğunu belirtti. Buna karşılık artık gensoru ve güvenoyu görevlerinin olmayacağını kaydeden Erdoğan, "Akşam yatıyoruz sabah kalkıyoruz filanca bakan hakkında bir gensoru. Yani gensorudan netice alamayacaklarını bildikleri halde... Bıktık, bıktık. Niye bunu yapıyorlar? Parlamentoyu çalıştırmamak için. İşte şimdi bu kalkıyor yerine ne geliyor, milletvekillerin asıl sahibi kim, müvekkil kim? Millet. Millet diyor ki bu yetki benim. Gensoruyu da güvenoyunu da kim yapacak, millet. 5 yılda bir yapacak. 'Sen bu işi başaramadın çekil', başardıysa 'Yürü' diyecek." ifadelerini kulandı.

Meclisin anayasa değişiklikleri, kanunlar, kanun değişiklikleri, uluslararası anlaşmaların onaylanması, soru önergeleri, soruşturma, araştırma komisyonları ve diğer tüm görevlerinin aynen devam edeceğini dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bunun söylediklerinin tamamı yalan. Tabii Meclisi çalıştırmamayı iş yapmak olarak gören zihniyete bunları anlatmak gerçekten çok zor. Anlamayınca da işte böyle saçmalıyor. 'Yönetimi bir kişiye teslim ederseniz bir güç çıkar onu kandırırsa devleti 12 saatte ele geçirir' diyen kişi aslında halktan yetki almadan devleti yönetmeye çalışanların feveranını dile getiriyor demektir. Bu zat bu. Böyle bir kafaya ne darbeleri, ne vesayeti ne bürokrasinin millete neler çektirdiğini anlatmak mümkün olmuyor. Ülkemiz; borsa inmiş, çıkmış, döviz kuru dalgalanmış, ihracat yükselmiş düşmüş, istihdam artmış eksilmiş, umurunda olmayan bir siyaset anlayışın zulmünden kurtulsun diye cumhurbaşkanlığı sistemini getiriyoruz."

- "Kağıthane'ye gideceği yere Kağıttepe'yi aradı"

Yeni sistemde cumhurbaşkanının milletin yarısından bir fazlasının desteğini alması gerektiğini bildiren Erdoğan, bunun için milletin güvenliği tesis edilince, ekonominin düzeleceğine, yatırımların artacağına, istikrarın da temin edileceğine inandığını, böyle bir programın da olması gerektiğini kaydetti.

Salondakilere, "16 Nisan'da yeni bir sürecin başlamasına hazır mıyız?" diye soran Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bunlar biliyorsunuz sandığı bulup oy kullanmayı bile beceremediler. Kağıthane'ye gideceği yere Kağıttepe'yi aradı. Bunları gördük. 80 milyonun yarısından fazlasının desteğini alabilmesi elbette hayaldir. Her zaman söylüyorum, bunlar cumhurbaşkanlığı sisteminden korkmuyor, bunlar milletten korkuyor. Her zaman olduğu gibi bu konuda da milletin vereceği kararın başımızın üzerinde kesinlikle yeri vardır. "

- "Varsın 'Hayır'ı savunanlar saçmalayıp dursunlar"

Milletin kendisi, çocukları, geleceği, güvenliği ve refahı için neyin doğru olduğunu bildiğini, kendilerine düşen hakikatleri anlatmak olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 16 Nisan'da sözün, kararın ve mührün millette olduğunu, milletin tarihi bir oranla "Evet" diyerek, Türkiye'yi geleceğe taşıyacak cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini sahipleneceğine inandığını dile getirdi.

Herkesin 16 Nisan'da ne için "Evet" dediğini bilmesinin çok önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Varsın 'Hayır'ı savunanlar saçmalayıp, dursunlar, biz kafalardaki tüm sorulara berrak cevaplar vererek, 'Evet'imizi anlatacağız." diye konuştu.

Erdoğan, yeni sistemin terör örgütlerinin kabusu olacağını, sağlayacağı istikrarla, ekonominin güçlenmesini temin edeceğini ve adımların atılmasını kolaylaştıracağını, işsizliği azaltacağını, eğitim ve sağlık sistemini daha güçlü hale getireceğini, doğrudan milletin iktidarını temin ederek demokrasiyi güçlendireceğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, salondakilerle birlikte "Tek millet için evet, tek bayrak için evet, tek vatan için evet, tek devlet için evet." dedi.

"Bu milleti bölemeyecekler" diyen Erdoğan, "Bu topraklar üzerinde Türkiye Cumhuriyeti devletinden başka bir devlet olabilir mi? Dar ederiz, dar. Tendürek'te yakalar vururuz, Cudi'de yakalar vururuz, Bestler Deresi'nde yakalar vururuz, Kandil'de yakalar vururuz." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Sabrettik, Gaziantep'te 56 kardeşimizi şehit ettiler, DEAŞ. Girdik mi Cerablus'tan? Girdik. Rai'den girdik mi? Girdik. Dabık'tan girdik mi? Girdik. El-Bab tamam mı? Tamam. Şimdi de konuşuyoruz, diyoruz ki 'Eğer bu terör örgütlerini bir kenara koyarsanız, gelin Münbiç'i beraber temizleyelim, Rakka'yı beraber temizleyelim'. Bu süreçte özellikle parlamento çalışmalarında gerek Binali Yıldırıma gerek Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Bahçeli'ye huzurlarınızda çok teşekkür ediyorum. Bu dayanışma millidir, bu dayanışma yerlidir ve bunun inşallah meydanlarda da böyle devam etmesi gerekir. Ben istiyorum ki AK Parti'ye gönül veren kardeşlerim MHP'ye gönül veren kardeşlerim el ele vermek suretiyle, şu seçim boyu bir dayanışma göstererek, oyunlara gelmeden 16 Nisan'da zaferi her beraber ilan edelim. Cumhuriyet Halk Partisi'ne, HDP'ye, Saadet Partisine, Büyük Birlik Partisine gönül veren kardeşlerime sesleniyorum 'Gelin bir olalım, beraber olalım, iri olalım, kardeş olalım, hep birlikte Türkiye olalım' diyorum."

"Türkiye'yi Suriye'de istemeyenlere inat, oradaki kardeşlerimizle daha çok birlik olacak, daha büyük bir alanda varlık göstereceğiz." diyen Erdoğan, "Türkiye'yi Irak'ta istemeyenlere inat Şii - Sünni demeden, Türkmen - Arap - Kürt demeden, oradaki tüm kardeşlerimizle dayanışma içinde geleceğe yürümeyi sürdüreceğiz. Türkiye'yi Avrupa'da istemeyenlere, Almanya, Fransa'da, Hollanda'da, Avusturya'da, Belçika'da istesinler, istemesinler. Türkiye'yi şu anda Avrupa'daki tüm kardeşlerim dinliyor, bu toplantı oradan izleniyor, şu anda bizi dinliyorlar. Biz oralardaki kardeşlerimiz ile gönül diliyle konuşuyoruz, zaten. Sıkıntımız yok." değerlendirmesini yaptı.

- Notlar

Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programa, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a eşi Emine Erdoğan’ın yanı sıra Adalet Bakan Bekir Bozdağ, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga, AK Parti İl Başkanı Nedim Yamalı, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve Türkiye Gençlik Kulübü Federasyonu Başkanı Osman Gökçek de eşlik etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan’ı salona gelişlerinde, TÜGEF üyeleri Rabia işaretinden hazırlanmış, üzerinde "Evet" yazılı pankartlar ve Türk bayraklarıyla karşıladı.

Erdoğan çifti de salonda bulunan gençleri, Rabia işaretiyle selamladı ve programı izlemek için gelenlere karanfil dağıttı.

İstiklal Marşı’nın okunduğu sırada salondakiler tarafından üstünde “Türkiye” yazılı atkılar açıldı.

Programda, konuşmalar öncesinde 15 Temmuz ile ilgili hazırlanan klip izletildi.

Öte yandan salondakilere, sözlerini Osman Gökçek'in yazdığı, bestesini Serdar Ortaç'ın, aranjörlüğünü Mustafa Ceceli'nin yaptığı ve Ceyhun Çelikten'in seslendirdiği "Özgürlük Marşı" dinletildi.

(Bitti)

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum