On Yıllık Sabit Faiz Neden Popüler?
Finans danışmanlığı verilerine göre Hollanda’da konut kredisi başvurusu yapanların yaklaşık yüzde 60’ı, faiz oranını on yıl boyunca sabitlemeyi tercih ediyor. Bu oran, yalnızca yüzde 14 seviyesinde kalan yirmi yıllık sabit faizli kredilerin önüne geçmiş durumda.
Bu tablo, 2021 yılındaki eğilimin tam tersi bir görünüm sunuyor. O dönemde alıcıların neredeyse yarısı yirmi yıllık sabit faizi seçerken, on yıllık sabit faizi tercih edenlerin oranı yüzde 20’nin altındaydı.
Faizler Yükselişte, Farklar Açılıyor
2022’den bu yana ipotek faizlerinde yukarı yönlü bir seyir izleniyor. Son haftalarda yirmi yıllık konut kredilerinde faiz oranı yüzde 4,17’ye, otuz yıllık kredilerde ise (ipotek garantisiyle) yüzde 4,32’ye kadar çıktı. On yıllık sabit faizli ipotekler ise yüzde 3,76 seviyesinde bulunuyor.
Bu fark, on yıllık kredileri kısa vadede daha cazip hale getiriyor. Ancak uzmanlara göre bu avantaj, faizlerin on yıl sonra daha düşük olacağı varsayımına dayanıyor ve bu varsayım her zaman gerçekleşmeyebilir.
Uzman Görüşü: Risk Dağıtımı Önemli
De Hypotheekshop ticari direktörü Michiel Meijer, geçmişte faiz farklarının daha sınırlı olduğunu belirterek şunları söylüyor:
“Eskiden insanlar uzun süreli güvenceyi tercih ediyordu. Şimdi ise farklar büyüyor. Özellikle maksimum borçlanmak zorunda kalan ilk kez ev alıcılar için aylık birkaç on euroluk fark bile belirleyici olabiliyor.”
Meijer, riski azaltmak isteyenlere krediyi bölmeyi öneriyor: Faizin bir kısmını on yıl, diğer kısmını yirmi yıl sabitlemek gibi.
Aylık Ödemelerde Gerçek Fark Ne?
Ortalama bir ilk kez ev alıcının yaklaşık 363 bin euro kredi kullandığı belirtiliyor. Örnek bir hesaplamaya göre:
-
On yıl sabit (%3,7): Aylık yaklaşık 1.255 euro
-
Yirmi yıl sabit (%4,1): Aylık yaklaşık 1.292 euro
Aradaki fark aylık yalnızca 37 euro. Bu fark karşılığında on yıl daha uzun bir faiz güvencesi sağlanabiliyor.
“Düşük Faize Alışkanlık” Etkisi
Van Bruggen Adviesgroep uzmanları, Hollandalıların 2022 öncesindeki düşük faiz dönemine alışmış olmasının, bugünkü oranları “yüksek” algılamalarına neden olduğunu belirtiyor.
İpotek uzmanı Oscar Noorlag, on yıllık sabit faizin bir avantajının da bu süreçte daha fazla anapara geri ödenmesi olduğunu vurguluyor. Daha düşük faiz, aylık ödemenin daha büyük kısmının borçtan düşmesini sağlıyor.
On Yıl Sonrası Belirsizlik
Uzmanlara göre asıl risk, on yılın sonunda karşılaşılacak yeni faiz oranında yatıyor. Faizlerin düşmesi kesin olmadığı gibi, daha da yükselebileceği ihtimali de göz ardı edilmemeli.
Örneğin 2015’te on yıllık sabit faizle kredi kullanan bir kişinin, 2025’te daha yüksek bir faizle karşılaşması halinde aylık maliyetinin yaklaşık 94 euro artabileceği hesaplanıyor. Bu artış çoğu hane için yönetilebilir görülse de, kişisel gelir durumu belirleyici oluyor.
Sonuç: Tek Bir Doğru Yok
Uzmanlar, herkes için geçerli tek bir doğru ipotek seçeneği olmadığını vurguluyor. Faiz oranları kadar, hane geliri, iş güvencesi ve geleceğe dair planlar da karar sürecinde belirleyici.
Noorlag’ın sözleriyle:
“On yıl sonra nerede olacağınızı, faizlerin ne olacağını ya da hayatınızın nasıl şekilleneceğini kimse kesin olarak bilemez. Bu yüzden tüketici olarak bilinçli ve dengeli bir karar vermek her zamankinden daha önemli.”
©TURKINFO.NL
Yorumlar
Kalan Karakter: